Yanıltıcı sigorta poliçesi

1945 Bele-Bulgaristan dogumlu, evli, biri kız, biri erkek iki çocuk ve oğlumdan biri ikiz olmak üzere 2 kız bir erkek torun sahibiyim. 1950 yılında Türkiye''ye gelerek Bursa''ya yerleştik. Bursa Ticaret Lisesi, İstanbul I.T.I.A ve İşletme İktisadi Enstitüsü mezunuyum. T.E.K. Orman Genel Müdürlüğü Satınalma Komisyonu, Ipsan Tekstil Sanayii, Elta A.S., Ipekis Mensucat T.A.Ş. ve Penguen Gıda Sanayii A.Ş.'' de muhtelif görevlerde çalışarak 1990 yılında SSK''dan emekli oldum. 1990 yılında üniversite mezunu olmak, 10 milyarlık bilançoya sahip şirketlerde çalışmak ve 12 sene birinci derecede imza yetkili muhasebe müdürlügü şartlarına sahip olmam dolayısıyla YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK belgesine sahip oldum. 1990 yılından itibaren piyasada Yeminli Mali Müşavir olarak çalışmaktayım. 1991 yılında Bursa listesinde vergide ilk 100 arasına girdim. 1993 yılında 30. sıralara geldim. 1994 yılında ise Akçakoca Yeminli Mali Müşavirlik Limited Şirketini kurarak yine Yeminli Mali Müşavir olarak çalışmaya devam ettim. O günden bu yana şirket veya şahıs olarak vergi ödemede ilk 100 arasındayım. İşletme İktisadi Enstitüsü Mezunlar Derneğine, İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi Mezunlar Derneği''ne, Sivilay Derneğine, Osmangazi Rotary Kulübü''ne, Rumelisiad'a üyeyim. Butivak (Bursa Ticaretliler Vakfına), Fahri Trafik Müfettişleri Derneği''ne, Yeminli Mali Müşavirler Odası ve Bursa Ticaret ve Sanayi odası'na (şirketimden dolayı) üyeyim. Eko haber gazetesinde, iktisadi dayanışma internet sitesinde yıllardır vergi konusunda yazılar yazmaktayım. Vergi, muhasebe, ithalat, ihracat, yatırım konularında danışmanlık yapmaktayım. Türkiye''de okullarda ögretildiği kadar yani derdimi anlatacak derecede İngilizce bilmekteyim.

KÖŞE YAZILARI Manşet

278

A⁺

A^-

Yoksa vay başıma gelenler diye mi başlık atsaydım bilmem. Ama yazımı okuyunca sevgili okurlarım karar verirler diye düşünüyorum.

Hikayeye gelelim ve sonunda da bir ders çıkaralım, belki yetkililerden biri yazımda bahsettiğim konuya bir çözüm bulur.

Birçok yazımda da bahsettiğim gibi yıllardır aynı kahveye gider ve tavla oynarım sonra da eve yemeğe gelirim. 11.Temmuz.2018 günü de mutad tavla oyunundan sonra eve geliyordum. Saat 18,40 da Bursa Çelikpalas, Kükürtlü caddesine inen yolda çift sıra halinde trafikte ikinci sırada giderken, birdenbire iki hanım belirdi, ellerinde cep telefonları ile. Neyse çok yavaş gidiyordum. Kendilerine çarptım. Süratli olmadığım için ben de onlar da çok şanslı idi. Polis çağırdım. Karakola gittik. Hanımefendiler, suç bizde dediler, Ama bu arada gelenlerden biri de (arabası şu marka, bundan para isteyelim diyordu). Neticede karşılıklı iyi niyetle ayrıldık. Ama aylarca kabuslar geçirdim. Ya hızlı gitse idim, ne olacaktı?

Aradan 9 aydan fazla bir süre geçti. 6.05.2019 tarihi itibariyle bu trafik kazası ile ilgili bir mahkeme ihbarnamesi aldım ve neye uğradığımı şaşırdım. Hanımlardan biri dava açmış ve benden maddi ve manevi tazminatlar istiyor. Bu konuyu daha fazla işlemeyeceğim, karar yüce mahkemenindir.

Dava devam ederken Bursa SGK il müdürlüğünden bir ihbarname geldi. Karşı tarafın şu kadar lira tedavi masrafı ve gecikme faizini SGK benden istiyor. Benim hem kasko hem de trafik sigortam var. Tabii konuyu avukatım vasıtasıyla ilgili sigorta şirketine aktardım.

Gelen cevap: 2015 yılından beri bu giderler ödenmiyor, siz ödeyeceksiniz oldu.

Bu arada covid girdi, ilgili sigorta şirketinin acentesine, bölge müdürlüğüne ve genel müdürlüğüne ulaşılamaz oldu. Nihayet ulaştığımda bana tatmin edici cevap vermediler. Daha doğrusu ben tatmin olamıyordum.

Hemen sigorta poliçeme baktım. Poliçede yazanları aşağıya alıyorum.

Zorunlu mali sorumluluk (Trafik sigortası)

Konu	Araçbaşı limit TL.	Kişi Başı Limit TL.	Kaza başı Limit TL.	Yıllık Limit TL.
Maddi Hasar	39.000	–	78.000	–
Ölüm ve sürekli Sakatlık	–	–	390.000	1.950.000
Sağlık Giderleri	–	–	390.000	1.950.000

Böyle bir poliçede ne yaparsınız? Trafik sigortasında sağlık giderleri, tedavi giderleri trafik poliçesi tarafından karşılanır değil mi? Yıllardır, böyle biliriz. Ama maalesef karşılanmıyormuş.

Sigorta şirketi halen iki satırlık bir yazı dışında cevap vermedi.

Bu durumda ben araştırmalar yapmak zorunda kaldım. Sonuç: Yukarıdaki satırda yazdığım gibi maalesef trafik sigortası sağlık giderlerini karşılamıyor. 2015 yılı Mayıs ayında Karayolları trafik kanununda yapılan bir değişiklikle trafik sigortasının tedavi veya sağlık giderleri kısmı kaldırılmış, Yargıtay da bu tip davalarda trafik sigortalarının, tedavi veya sağlık giderleri ödemesi yapmasını kabul etmeyen kararlar vermiş.

O ZAMAN TRAFİK POLİÇELERİNDEKİ TEDAVİ GİDERLERİ KONUSUNDAKİ BİLDİRİM VE YAZILAR YANLIŞ-YANILTICI. Diye karar verdim.

Sigorta şirketleri, poliçelerdeki bu bilgileri değiştirmeli. Şartlı olduğunu yazmalı veya kaldırmalıdır.

Ben bugüne kadar yanıltıcı reklam gördüm ve her yanıltıcı reklama müdahale ettim. Yanıltıcı bir çok reklamı kaldırttım.

Ama ilk defa yanıltıcı sigorta poliçesi gördüm.

Bu arada 1959 yılında ilk defa sigorta şirketinde çalışmıştım. 1990 yılında eşime sigorta acenteliği almıştım. Ama Yeminli Mali Müşavirlik mesleğinden dolayı, ahlaki veya etik olmadığını düşünerek, sigorta acenteliğini iptal ettirmiştim. İyi de yapmışım.

Sayın okurlar, sizlere soruyorum. Trafik sigortası herhangi bir olayda karşı tarafın tedavi giderlerini ödemiyorsa ve bunu poliçede ödenecek gibi belirtiyorsa, bu poliçe yanıltıcı poliçe midir değil midir? Böyle bir durumda sizin sigorta şirketlerine itimadınız kalır mı?

Bu ülkede sigorta konusunda yetkili bir makam var mıdır? Varsa poliçelerdeki bu yanıltıcı hükümleri neden değiştirmez.

Ondan sonra da Türkiye’de sigortacılık dünya ülkelerine veya gelişmiş ülkelere göre böyle geride, şu kadar geride gibi yazışmalar, konuşmalar olur.

Olur sevgili okurlarım olur, ama başına gelenler de bir daha dikkatli davranır. Malum sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer. Benim bundan sonra yaptıracağım sigortalar, olursa ya mecburiyetten olur veya mecburen olur(!).

Sigortaya itimadım kalmamıştır, bundan sonra kolay kolay sigorta yaptıracağımı zannetmiyorum.