Anayasa Mahkemesi 2019/1450 Başvuru Numaralı Kararı – Fazla Çalışma Ücretinin Ödenmemesi Mülkiyet Hakkının İhlali
Anayasa Mahkemesi 2019/1450 Başvuru Numaralı Kararı – Fazla Çalışma Ücretinin Ödenmemesi Mülkiyet Hakkının İhlali
05 Nisan 2022 Salı
Sayı: 31800
Anayasa Mahkemesi Başkanlığından:
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
ONUR ÖZDAMAR BAŞVURUSU
Başvuru Numarası: 2019/1450
Karar Tarihi: 22/2/2022
Başkan: Hasan Tahsin GÖKCAN
Üyeler: Hicabı DURSUN
Muammer TOPAL
Recai AKYEL
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
Raportör: Ayhan KILIÇ
Başvurucu: Onur ÖZDAMAR
Vekili: Av. Mustafa Bilge ÖZEL
ÖZET:
Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü 22/2/2022 tarihinde, Onur Özdamar (B. No: 2019/1450) başvurusunda, Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.
Olaylar
Başvurucunun iş sözleşmesi tek taraflı olarak işveren tarafından feshedilmiştir. İşveren kıdem tazminatını, ihbar tazminatını ve ücrete dönüşen yıllık izin alacağını başvurucuya ödemiştir.
Başvurucu, iş mahkemesinde işveren aleyhine tazminat davası açmıştır. Dava dilekçesinde, kıdem ve ihbar tazminatları ile ücrete dönüşen yıllık izin alacağının eksik ödendiğini, fazla çalışma ücretinin ise hiç ödenmediğini belirtmiştir.
Dinlediği tanıkların anlatımlarına ve bilirkişi raporuna dayanarak başvurucunun yılda 260 saat fazla mesai yaptığı kanaatine ulaşan iş mahkemesi fazla çalışma ücreti yönünden davayı kabul etmiştir. İş mahkemesi 4758 sayılı Kanun’un 41. maddesinin yedinci fıkrası ile İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği’nin (Yönetmelik) ikinci fıkrasının fazla mesainin gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan hâlini gözeterek işverenin fazla mesaiye ilişkin olarak her yılın başında başvurucunun onayını alması gerektiği sonucuna ulaşmış ve işverenin her yılın başında başvurucunun onayını aldığını ispatlayamaması sebebiyle birinci yıldan sonraki fazla çalışmalar için ücret ödenmesinin zorunlu olduğunu kabul etmiştir. Buna karşılık bölge adliye mahkemesi Yönetmelik’in 9. maddesinin ikinci fıkrasının 25/8/2017 tarihinde değişen hâline dayanarak her yılın başında onay alınması şartının bulunmadığını, başvurucunun hizmet sözleşmesini imzalarken verdiği onayın -geri almadıkça- geçerli olduğunu belirtmiş ve iş mahkemesi kararını kaldırarak davayı reddetmiştir.